15 Nisan 2019 Pazartesi

TAC-I ŞERİFLER




























TAC-I ŞERİF NEDİR NE DEĞİLDİR?




Tasavvuf tarihi içerisinde sufi giyim geleneği hırka giydirme ile başladı. İlk dönem elele biat etme yerine bu usül kullanılırdı. Sufi, dervişliğe kabul ettiği mutasavvıfa hırka giydirirdi. İlerleyen dönemlerde siyasi halifelerin ele ele biat almayı terketmesiyle sufiler el ele biat usulüne başladılar.

Kendilerini Rafizilerden ayırmak amacıyla çeşitli kalensüveler içtihad ettiler. Bunlara farklı manalar yüklendi. Her dilimin (terkin) bir manaya yönelik olduğu bu kalensüveler Tac-ı Şerif ismiyle anılmaya başladı.

Zamanla her tarikat, her kol, her şube kendi giyimini içtihad etti. Böylelikle binlerce remzin bulunduğu hurda-i tarik ortaya çıkmış oldu.

Sistemleşmenin son halkasında, tacı kimi tarikte sadece şeyhler giyerken kimi tarikte dervişlere de giydirildi(tekbirlendi). Çoğunlukla dervişlerin arakiye, meşayihin ise tacı şerif giydiğini söyleyebiliriz.

Genel olarak tac-ı şerif kandil bayram gibi özel zamanlarda kullanılmış, sair zamanda ise dervişler de şeyhler de arakiye kullanmışlardır.

Tac-ı Şerifler farklı farklı olup her biri ayrı bir tarikata ait olup, farklı manalar ihtiva etmektedir. Ve ekseriyetle ancak seyru süluk ikmal eden dervişe halifelik alameti olarak şeyhince giydirilir (tekbirlenir).

Bu kültürün ehl-i tarik katında uyanması amacıyla tac-ı şerif yapımı tekrardan bir kaç kişinin emeğiyle gün yüzüne çıktı.Türbelere yeniden tac-ı şerifler konuldu. Tac yerine koyulan fesler, kostümler kaldırılmaya başladı. Sonrasında ehline yapmak kastıyla fakirin de içinde bulunduğu bir kaç kişi tarafından mürşid tacları da hazırlanmaya başladı.

Üzülerek söylemek gerekir ki, giyim açısından tarihi gerçeklikten uzak olarak yapılmış film, dizi ve belgesel türün yayınların etkisiyle, islami camiada tac merakı ortaya çıktı.Herşeyin bir taklidçisi ortaya çıktığı gibi bu işin de mukallidleri çoğalmaya başladı. Bu gün maalesef bir çok mana ihtiva eden bu taclar taklid edilerek kalıp takke adıyla herkese satılmaya başlandı.

İşin özünü öğrenip bu sanatı icra etseler başımız üstüne. Lakin birçok evrede zahmetler çekilerek giyilebilen, şeyhlik alameti olan bu tacların takke adı altında satılması gerçekten bu kültürün yanlış olarak gelecek nesillere aktarılması haricinde bir işe yaramayacaktır.

Bir kültürün katline ortak olmamanızı, bu sanatı icra ediyosanız  bilinçli olarak yapmanızı, bilinçsizce para kazanmak amacıyla yapanlardan bunları alarak vebal sahibi olmamanızı tavsiye ediyorum.Birçok tarikin usulünce Tac-ı Şerif şeyhlik alametidir. Bu alamet cahil kimselerin başına geçerse vebal daha da büyüyecektir.

Bu sanatı yaşatmaya çalışan bir kardeşiniz olarak sizlerden istirhamım bu hususta hassasiyet göstermenizdir.